Keko sözcüğü, aslen “ağabey” veya “abi” gibi anlamlara gelen bir hitap şeklidir. Ancak günümüzde, bu kelime farklı bir anlam kazanarak belirli bir tarzı olan kişileri ifade etmek için kullanılmaktadır.
Şu anda, belirgin bir tarza sahip olan kişilere sıkça “keko” denilmektedir. Bu tarz genellikle sıra dışı saç modelleri, canlı renkli eşofmanlar gibi dikkat çekici öğeleri içerir. Bu bireyler, belirgin görünüşleriyle diğer insanlardan kolayca ayırt edilirler. Ayrıca, keko olarak adlandırılan bu kişiler, kendilerine özgü bir dil kullanırlar. Bu dil, sosyal medya platformlarında da yaygın olarak kullanılır ve keko sözleri olarak bilinir.
Keko terimi, belirli bir imajı ve karakter tiplemesini çağrıştırır. Kekoların kendilerine özgü prensipleri vardır ve özgün, kısa sözler üretirler. Bu sözler, keko olmayan birçok kişiyi bile cezbetmektedir ve günümüzde oldukça popüler hale gelmiştir.
Ağır Keko Sözleri
Eğer beni güldürmek istiyorsanız ölümle tehdit edin.
Bizde geri vites yok gerekirse ilerden döneriz.
Biraz insan ol diyeceğim ama seni de zor durumda bırakmak istemiyorum.
Esrarlı gözler hep seni gözler.
Bizim kral olduğumuz yerde kimse devlet kuramaz. Bizim devlet olduğumuz yerde kimse kral olamaz.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
Odunum ama bir tek sana yanarım.
Beni terk edersen önce kendimi sonra seni vururum.
Bana sigaradan daha iyi geldiğin gün evleniriz. Critical
Sadece gülüşümü tut, öfkem sana ağır gelir!
Bana sigaradan daha iyi geldiğin gün evleniriz. Critical
Gönlünde yer yoksa sevgilim, mühim değil ayakta da giderim.
Biz insanlara notunu hayvanlara otunu veririz.
Bizden hızlısı mezarda.
Tak jileti dudağına şah damarımdan öp beni.
Biz aşkta, sevgide hep gelmeyenleri bekledik. Sonra da sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Beni terk edersen önce kendimi sonra seni vururum.
Reflekslerim iyidir ama gözümden düşerken tutamadım.
Sana göre kekoyum ama Tanrı’ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja.
Bize tokat atana biz çiçek atarız ama mezarına.
Hızlısınız amma yokuş aşağı.
Giden gitmiştir, bu iş bitmiştir, ben gideni değil giden beni kaybetmiştir.
Ölmek için bir sebebim yok ama yaşamak için de sınırdayım.
Bize tokat atana biz çiçek atarız ama mezarına.
Giden gitmiştir, bu iş bitmiştir, ben gideni değil giden beni kaybetmiştir.
Biz aşkta, sevgide hep gelmeyenleri bekledik. Sonra da sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Ben adamın önce adını yazarım, sonra altını çizerim, sonra da üstünü karalarım.
Bir anlam ol istedim hayatımda, fakat sen yalan oldun yaşadığım her dakika.
Işıkları kapatıyorum, beni bulmak istersen kendini yak.
Sana göre kekoyum ama Tanrı’ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja.
Senin yaptığın atar benim hayatıma renk katar.
Atarlı Keko Lafları
Yapılan her kahpelik için bir ziyaret borcumuz olsun.
Gidişin bana koymadı ki ben senin yürüyüşüne hastayım.
Tak jileti dudağına şah damarımdan öp beni.
Sizin etiket olduğunuz yerde fiyatı biz belirleriz.
Yine ateş ediyorum. Klasik ben! Mermiye kafa atıyorum..
Biz her ne kadar sosyete nin cilalı taşlarında dans etmesini bilme sek de soğuk dol un ay gecelerinde şeytanla dans etmesini biliriz.
Bizim kral olduğumuz yerde kimse devlet kuramaz. Bizim devlet olduğumuz yerde kimse kral olamaz.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Ölmeyi çoktan göze aldım. Ama yanımda kimleri götüreceğimi düşünüyorum.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Kirvem yine bela!
Semt bizim. Ev kira.
Semt bizim. Ev kira.
Gidişin bana koymadı ki ben senin yürüyüşüne hastayım.
3 günlük hayat dediler 365 günü kilitlediler.
Bana hava atıcan diye kendini kasma. Damarlarındaki kan bile bana hasta.
Ölüme gidelim dedin de, mazot mu yok dedik.
Bilirsin beddua etmeyi sevmem, Allah belanı değil selanı versin.
Bir anlam ol istedim hayatımda, fakat sen yalan oldun yaşadığım her dakika.
Sadece gülüşümü tut, öfkem sana ağır gelir!
Seni sevmek suçsa ara 155’i gelsin.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
Hava şartları ne olursa olsun bizim mekânda uçuşlar iptal olmaz.
Kapılma rüzgarıma nezle olursun.
Kirvem yine bela!
Bizde yanlışlık olmaz olursa da yanlışlıkla olmuştur.
3 kuruşluk adama 5 kuruşluk değer verirsen, aradaki 2 kuruşa seni satar.
Ağzı tabanca, dudakları namlu, sözleri gece mermisi!
Bize tokat atana biz çiçek atarız ama mezarına.
İnsan iç huzurunu kendinde bulmalı, işe-güce, manitaya bağlamamalı.
Kaderimizde varsa genç yaşta kefen giymek; geri vites nedir bilmez bu deli yürek.
Hani beni kan tutuyor demiştin ya, sen gitme diye bileklerimi kestim.
Her ne kadar sosyete nin parlak mermer lerinde dans etmeyi bilme sek de sevdiğimiz için kafa kes meyi çok iyi biliriz.
Ölüme gidelim dedin de, mazot mu yok dedik.
Gidişin bana koymadı ki ben senin yürüyüşüne hastayım.
Tak jileti dudağına şah damarımdan öp beni.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz sakallar sosyeteye moda olmuş.
Işıkları kapatıyorum, beni bulmak istersen kendini yak.
Her tespih sallayan kabadayı olsaydı imamlar mafya olurdu.
Kapılma rüzgarıma nezle olursun.
Sağa baktım kahpeler sola baktım maddeler. Kusura bakma matmazel burada herkes müptezel
Ölmeyi çoktan göze aldım. Ama yanımda kimleri götüreceğimi düşünüyorum.
Her tespih sallayan kabadayı olsaydı imamlar mafya olurdu.
Ben adamın önce adını yazarım, sonra altını çizerim, sonra da üstünü karalarım.
Sen marka parfümlerinden kokarsın ben ise sana duyduğum hasret gibi kokarım.
Reflekslerim her zaman iyi ama gözümden düştüğünde tutamadım.
Biz sevgide, aşkta hep gelmeyenleri bekledik, sonra sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Uçmasını bilirsen olursun pilot. İstemesini bilirsen iner sana her külot.
Ne güzeldi ulan çocukluk; tek derdimiz tasolarımız, tek hedefimiz aşağı mahalleyi yenmekti.
Sensizliğin dilini çözsem de Şivesine alışamadım daha…
Biz kimseyi yarı yolda bırakmadık. Onlar müsait bir yerde indiler.
Bizde yanlışlık olmaz olursa da yanlışlıkla olmuştur.
Esrarlı gözler hep seni gözler.
Gidişin bana koymadı ki ben senin yürüyüşüne hastayım.
Bilirsin beddua etmeyi sevmem, Allah belanı değil selanı versin.
Her tespih sallayan kabadayı olsaydı imamlar mafya olurdu.
Ayık ol tatlım. Yıkılmaz tahtım.
İnsan iç huzurunu kendinde bulmalı, işe-güce, manitaya bağlamamalı.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz sakallar sosyeteye moda olmuş.
Taklaya gelse de kurduğumuz düşler eksilmedi yüzümüzden o kıyak gülüşler.
Sensizliğin dilini çözsem de Şivesine alışamadım daha…
Biz kimseyi yarı yolda bırakmadık. Onlar müsait bir yerde indiler.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
3 kuruşluk adama 5 kuruşluk değer verirsen, aradaki 2 kuruşa seni satar.
Biraz insan ol diyeceğim ama seni de zor durumda bırakmak istemiyorum.
Ben seni stalklamam, haberin gelir.
Gidişin bana koymadı ki ben senin yürüyüşüne hastayım.
Yine ateş ediyorum. Klasik ben! Mermiye kafa atıyorum..
Biz her ne kadar sosyete nin cilalı taşlarında dans etmesini bilme sek de soğuk dol un ay gecelerinde şeytanla dans etmesini biliriz.
Sıkıntı yok yürürüm. Sen ayak altında dolaşma yeter.
Ağzı tabanca, dudakları namlu, sözleri gece mermisi!
Gidene yol yakışır. Fazla durma, asfalt yapışır.
Bir kuruşun yoksa bir duruşun olsun.
Ölmeyi çoktan göze aldım. Ama yanımda kimleri götüreceğimi düşünüyorum.
Aklına gelirim, aklın gider.
Siz 9 canlı olun, biz 9 el ateş ederiz.
Bir anlam ol istedim hayatımda, ama sen yalan oldun yaşadığım her dakika.
Bilirsin beddua etmeyi sevmem, Allah belanı değil selanı versin.
Sana çok yüz verdim doksan altısını geri alıyorum şimdi etrafımda dört dön bakalım.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz sakallar sosyeteye moda olmuş.
Ben şekil yapmıyorum, yapıyorum şekil oluyor.
Hızlısınız amma yokuş aşağı.
Sizin etiket olduğunuz yerde fiyatı biz belirleriz.
Ölmek için bir sebebim yok ama yaşamak için de sınırdayım.
Ölüme gidelim dedin de, mazot mu yok dedik.
Millet dayı olmuş etrafı boş bıraktık çakal dolmuş. Yürüdüğü müz gayri meçhul yolmuş alem dedik leri şey meğersem buymuş. Harbiden halimiz duman olmuş.
Bizim kral olduğumuz yerde kimse devlet kuramaz. Bizim devlet olduğumuz yerde kimse kral olamaz.
Giden gitmiştir, bu iş bitmiştir, ben gideni değil giden beni kaybetmiştir.
Esrarlı gözler hep seni gözler.
Esrarlı gözler hep seni gözler.
Gidişin bana koymadı, senin yürüyüşüne hastaydım sana.
Bazı insanlar ayakkabı mağazası gibi. Her numara var.
Bir kuruşun yoksa bir duruşun olsun.
Kapılma rüzgarıma nezle olursun.
Sen vurursun dikiş atarlar, ben vururum toprak atarlar.
Sizin hasta olduklarınızı biz taburcu ettik.
3 günlük hayat dediler 365 günü kilitlediler.
Sen marka parfümlerinden kokarsın ben ise sana duyduğum hasret gibi kokarım.
Biz kimseyi yarı yolda bırakmadık. Onlar müsait bir yerde indiler.
Esrarlı gözler dumanlı sözler her yerde seni özler.
Ne geliyorsa başımıza aşırı şekilli sevgimizden geliyor.
Eğer beni güldürmek istiyorsanız ölümle tehdit edin.
Kapılma rüzgarıma nezle olursun.
Sana göre keko olabilirim ama Tanrı’ya göre hayatı siyah gören bir melek.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz sakallar sosyeteye moda olmuş.
Sizin etiket olduğunuz yerde fiyatı biz belirleriz.
Adam sandıklarımız madam çıktı.
Uçmasını bilirsen olursun pilot. İstemesini bilirsen iner sana her külot.
Bizde geri vites yok gerekirse ilerden döneriz.
Çoraplar merserize kızlar bir kere versenize.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
Bize tokat atana biz çiçek atarız ama mezarına.
Her tespih sallayan kabadayı olsaydı imamlar mafya olurdu.
Hayat bir film ise ben de yönetmenim. İstediğime rol istediğime yol veririm.
Biz sevgide, aşkta hep gelmeyenleri bekledik, sonra sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Reflekslerim her zaman iyi ama gözümden düştüğünde tutamadım.
Gönlünde yer yoksa sevgilim, mühim değil ayakta da giderim.
Baktım düzeltemiyorum. İyice bozarım.
Sana göre kekoyum ama Tanrı’ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja.
Esrarlı gözler dumanlı sözler her yerde seni özler.
Bana attığın kazıkları saklıyorum, döndüğünde oturacak yerin olsun diye.
Doktor değilim ama hastam çok.
Tak jileti dudağına şah damarımdan öp beni.
Bana attığın kazıkları saklıyorum, döndüğünde oturacak yerin olsun diye.
Senin yaptığın atar benim hayatıma renk katar.
Bize tokat atana biz çiçek atarız ama mezarına.
Boş yapma.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! Ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Ben seni stalklamam, haberin gelir.
Sadece gülüşümü tut, öfkem sana ağır gelir.
Sen vurursun dikiş atarlar, ben vururum toprak atarlar.
Ölüme gidelim dedin de, mazot mu yok dedik.
Vurursunuz eyvallah da ölmezsem sıkıntı büyük.
Taklaya gelse de kurduğumuz düşler eksilmedi yüzümüzden o kıyak gülüşler.
Sizin hasta olduklarınızı biz taburcu ettik.
Gidene yol yakışır. Fazla durma, asfalt yapışır.
Gidene yol yakışır. Fazla durma, asfalt yapışır.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz sakallar sosyeteye moda olmuş.
Gidişin bana koymadı, senin yürüyüşüne hastaydım sana.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! Ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Adam sandıklarımız madam çıktı.
Reflekslerim iyidir ama gözümden düşerken tutamadım.
Seni sevmek suçsa ara 155’i gelsin.
Facebookta fenomen olan kızla değil, mutfakta menemen yapan kızla mutlu olunur.
Sana göre kekoyum ama Tanrı’ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja.
Bizde geri vites yok gerekirse ilerden döneriz.
Bir anlam ol istedim hayatımda, ama sen yalan oldun yaşadığım her dakika.
Ayık ol tatlım. Yıkılmaz tahtım.
Hani beni kan tutuyor demiştin ya, sen gitme diye bileklerimi kestim.
Aklına gelirim, aklın gider.
Bana hava atıcan diye kendini kasma. Damarlarındaki kan bile bana hasta.
Bizden hızlısı mezarda.
Vur hançeri kalbime, kalbim kana bulansın. Fazla derine inme çünkü orada sen varsın.
Sıkıntı yok yürürüm. Sen ayak altında dolaşma yeter.
Bizim kral olduğumuz yerde kimse devlet kuramaz. Bizim devlet olduğumuz yerde kimse kral olamaz.
Hava şartları ne olursa olsun bizim mekânda uçuşlar iptal olmaz.
Bizde yanlışlık olmaz olursa da yanlışlıkla olmuştur.
Baktım düzeltemiyorum. İyice bozarım.
Beni terk edersen önce kendimi sonra seni vururum.
Ben yanından geçerim, sen kendinden.
Yapılan her kahpelik için bir ziyaret borcumuz olsun.
Odunum ama bir tek sana yanarım.
Ne geliyorsa başımıza aşırı şekilli sevgimizden geliyor.
Bir kuruşun yoksa bir duruşun olsun.
Yazı gelirse benimsin tura gelirse tekrar atarız.
Doktor değilim ama hastam çok.
Ben şekil yapmıyorum, yapıyorum şekil oluyor.
Vur hançeri kalbime, kalbim kana bulansın. Fazla derine inme çünkü orada sen varsın.
Bazı insanlar ayakkabı mağazası gibi. Her numara var.
Gidene yol yakışır. Fazla durma, asfalt yapışır.
Ne güzeldi ulan çocukluk; tek derdimiz tasolarımız, tek hedefimiz aşağı mahalleyi yenmekti.
Sana göre kekoyum ama Tanrı’ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja.
Gidene yol yakışır. Fazla durma, asfalt yapışır.
Hayat bir film ise ben de yönetmenim. İstediğime rol istediğime yol veririm.
Aklına gelirim, aklın gider.
Sen vurursun dikiş atarlar, ben vururum toprak atarlar.
Gönlünde yer yoksa sevgilim, mühim değil ayakta da giderim.
Sana göre keko olabilirim ama Tanrı’ya göre hayatı siyah gören bir melek.
Ben şekil yapmıyorum, yapıyorum şekil oluyor.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! Ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Sana göre keko olabilirim ama Tanrı’ya göre gökyüzüne tekme atan martıyım.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! Ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Boş yapma.
Dümen yapan kişinin kokusunu alırım kokusunu.
Sizin etiket olduğunuz yerde fiyatı biz belirleriz.
Bizde yanlışlık olmaz olursa da yanlışlıkla olmuştur.
Her tespih sallayan kabadayı olsaydı imamlar mafya olurdu.
Ben şekil yapmıyorum, yapıyorum şekil oluyor.
Sana çok yüz verdim doksan altısını geri alıyorum şimdi etrafımda dört dön bakalım.
Esrarlı gözler dumanlı sözler her yerde seni özler.
Eğer beni güldürmek istiyorsanız ölümle tehdit edin.
Bizde yanlışlık olmaz olursa da yanlışlıkla olmuştur.
Sadece gülüşümü tut, öfkem sana ağır gelir.
Uçmasını bilirsen olursun pilot. İstemesini bilirsen iner sana her külot.
Eğer beni güldürmek istiyorsanız ölümle tehdit edin.
Facebookta fenomen olan kızla değil, mutfakta menemen yapan kızla mutlu olunur.
Sen benim yerime bir başkasını koyabilirsin! Ama o başkası benim sana koyduğum gibi koyamaz.
Giden gitmiştir, bu iş bitmiştir, ben gideni değil giden beni kaybetmiştir.
Ben şekil yapmıyorum, yapıyorum şekil oluyor.
Ben yanından geçerim, sen kendinden.
Bir kuruşun yoksa bir duruşun olsun.